Ya çok az sorguluyoruz ya da yeterince sorgulamıyoruz..
Bu iyi bir durum olsa da kötü bir durum olsa da..
Her şeye hemencecik inanı veriyoruz… Herhangi bir sosyal mecrada paylaşılan bir paylaşımı şüphe duymadan doğrulayıp hemen paylaşabilme yeteneğine sahibiz..
Hiç mi hiç yok.. Bir bakayım arkadaş bir araştırayım, bir sorgulayayım yok..
Direk yapıştır ağabey, paylaş gitsin..
Olmasını istediğimiz şeylerin paylaşıldığını görünce inanmak istediğimiz için mi paylaşıyoruz yoksa ?
Bu söylediğim ne kadar tanıdığın bir insan olursa olsun.. Ya şu şöyle söyledi kesin böyledir deme.. Meraklıysan, savunmak istiyorsan bir de sen aç bak doğruluğuna gerçekten böyle mi ? Hangi konuysa aç birkaç kitap , araştır , doğrula , sağlam kaynaklara bak..
Tamam da arkadaş yanlış olma ihtimali olan bir şeyi paylaştığında senin listende bulunan arkadaşların , seni takip eden arkadaşların arasında da sorgulamayıp direk inanan insanlar var. Onlarda bu duruma inanıp, bu halkanın böyle zincir halinde büyümesini sağlıyor(sunuz)..
Yalan olan bir şeyin paylaşılmasında katkın olmuş oluyor..
Sonrasında yalan olduğunu anlayıp sen o paylaşımı silsen bile bu paylaşımı gören sorgulamayı unutmuş insanlarda senin sayende artık yanlışlığıyla kalıyor..
Burada sosyal medyanın olumsuz gücünü görüyoruz…
Yanlış bilgi , bilgi kirliliği.. İnternet ortamı ne kadar araştırmaya müsait , her şeye hızlı bir şekilde ulaşabildiğin bir ortam olsa da inanılmaz derecede gereksiz bilginin mevcut olduğu bir yer..
Araştırdığın kaynakların doğruluğunu birkaç sağlam kaynaklardan kontrol ederek araştırmakta fayda var.. Daha sonra inanıyorsan artık bu duruma, kimsenin hakkına girmeyeceğine inanıyorsan ve paylaşmak istiyorsan sen de paylaş..
Bu kadar düşünürsek hiçbir şey paylaşamayız dediğini duyar gibiyim..
ee doğrusu da bu değil mi ?
Dilimize, düşüncelerimize de sahip olmalıyız..
Bu her konu da olabilir .. Spor , eğitim , politik , dini vs..
Öğrenmek için sorgulamak da gerek..
Doğru bildikleriniz acaba doğru mu ?
Ya da yanlış bildikleriniz.. Sahiden yanlış mı ?
Söylemiş olduğu yalana kendini inandırıp yaşayan insanların olduğu bir dünyada; yanlışlıklar, yalanlar üzerinde değil de doğrulukla, doğrularla ilerlemek duasıyla..
Sorgulayalım efenim..
Selam ve sevgiyle..
Saygılar 🙂
Kısmen katılıyorum. Şöyle ki sorular üzerinde durmak gerekir. Gerekir ki doğru sorularla çözümler bulabilelim 🙂 Aynı düşünceye aynı sorular sorularak farklı cevaplar, çözümler ortaya çıkabilir. Saygılar..